Erken Hasat dönemi bizim için zamana ve doğaya karşı yarıştığımız adrenalini yüksek bir dönem. Üretici olarak; her geçen gün rengi siyaha yaklaşan ve bununla doğru orantılı olarak aromaları ve polifenol değerleri yumuşayan bir mahsulü olabildiğince en yüksek kalitedeyken toplamaya ve onu en özenli ve ileri seviye teknikle yağa dönüştürmeye çalışıyoruz.
Organik zeytinlerimizi yeşil rengi mora dönmeye başladığı dönemde yere değmeden topluyor, hava geçiren ve 20-25 kg alan kasalara doldurarak, bekletmeden aynı gün içerisinde Zeytin Ormanımıza 15 dakika mesafedeki İşliğimize götürerek işliyoruz.
Zeytinlerimizin rengi henüz yeşilden mora dönerken yapacağımız ve sınırlı bir süre devam edecek olan Erken Hasat mahsulümüzü hemen o gün Urla Bademler Köyü’nde bulunan Organik Sertifikalı Kendi Zeytinyağı İşliğimizde son teknolojik donanıma sahip makinelerimizle işleyerek sizlere filtrelemeden kısa bir süre boyunca gönderiyoruz.
Hijyen koşulları sağlanmış ortamda, tertemiz makinelerde, 27 C altında en az su ilavesi ile 2 fazlı sistemlerde Soğuk Sıkım yöntemiyle zeytinyağlarımızı üretiyoruz. Bu üretim şekliyle sağlık için yararlı olan vitaminler, fenolik bileşenler üst seviyede tutuluyor.
Yeşil meyvemsi aromaya sahip, zeytin meyvesinden gelen fenol bileşenlerin ve antioksidanların etkisi ile dil üzerinde yoğun hissedilir acılık ve genizde yakıcılık oluşturmaktadır. Sağlık icin gerekli olan E vitamini, bio fenoller, antioksidan vb. değerler en yüksek seviyedir.
Peki neden sadece sınırlı bir süre bu özel ürünü bulabiliyorsunuz?
🌱Zeytinyağı en saf yenilebilir yağ. Bir meyve suyu! Bu meyve suyunun en taze haline ve onun yoğun taze çimen aromasına makineden çıktığı o ilk anda kavuşuyoruz. Rengi bulanık, çoğu zaman yeşile yakın olan ve bizi baş döndürücü taze kesilmiş çimen kokusu ile büyüleyen bu sağlık iksirini bu en taze haliyle tüketmekten de tabii ki ayrı bir zevk alıyoruz.
🌱Ancak Unutmayın! Filtresiz yağın barındırdığı posa nedeniyle kendini ilk günkü gibi koruyabilmesi mümkün değil. Zeytinyağı raf ömrü sınırlı olan ve ancak doğru şartlarda depolandığı takdirde tüm besin değerleri ve aromalarını 2 yıl koruyabilen hassas bir gıda.
Zaman geçtikçe; filtrelenmemiş yağın içinde bulunan meyvenin posası yağın içinde çürümeye devam ettikçe zeytinyağında kusurlar oluşmaya başlar ve zaman içerisinde o ilk günkü mis kokusunu, tadındaki taze yeşil aromaları ve dolayısıyla besin değerlerini yirtirmeye başlar.
Bu nedenle filtrelenmemiş zeytinyağlarını sıkım gününü takip eden 2 ay içerisinde hızlıca çiğ olarak tüketmeniz gerekiyor.
Yağın içinde bulunan posa (küçük zeytin parçacıkları) bir süre sonra dibe çökebilir. Bu doğal ve normal bir durumdur. Zeytinyağlarımızın tamamını oksijen, ışık ve ısıdan uzak tutmak gerekiyor ama özellikle filtre edilmemiş, posalı bir yağ aldığınızda oksijen, sıcak ve ışıktan kesinlikle uzak tutmanız gerekmektedir.
🌱Isıtmayın, dolaba koymayın ve hava ile temas ettirmeden salatalarda, kahvaltıda her gün hızlıca afiyetle tüketin!